Skip to content Skip to footer

Ortodontik Tedavi

Ortodonti Nedir?

Ortodonti kelimesi, Yunanca’da ortho düzgün ve odons diş kelimelerinden oluşmaktadır.

Ortodonti anabilim dalı, dişlerin diş kemikleri (alveolar kretler) üzerinde düzgün şekilde yerleşmesi ve yüz düzensizliklerinin teşhis ve tedavisi ile ilgilenen Diş Hekimliğinin bir uzmanlık dalıdır.

Her ne kadar düzgün diş anlamına gelse de, kelime anlamını aşan Ortodonti bölümü, günümüzde sadece dişleri değil, alt ve orta yüz düzensizliklerini de tedavi etmektedir. Ortodonti dalı, alt ve üst çenenin kafa kaidesine ve birbirlerine göre konumunu ve dişlerin ilişkilerini üç boyutlu olarak inceler.

2000’li yıllarda ortodontide yeni gelişen uygulamalarla; birçok tedavi için artık yaş sınırı ortadan kalkmıştır. Yetişkin hastalar için de tedavi seçenekleri olmakla beraber, estetik yaklaşımlarla hasta memnuniyeti ve konforu ön plana alınarak, ortodontik tedaviler başarıyla gerçekleştirilmektedir.

Ortodontik tedavi yöntemleri nedir?

  • Metal braket (metal diş teli) ile ortodonti tedavisi
  • Porselen braket (porselen diş teli) ile ortodonti tedavisi
  • Lingual braket (görünmeyen diş teli) ile ortodonti tedavisi
  • Şeffaf plak (telsiz) ile ortodonti tedavisi

Ortodontik tedavi nasıl uygulanır?

Ortodontik tedavilerin ilk aşamasında diş hekimi hastayı kapsamlı bir ortodontik muayeneden geçirmelidir. Bu sayede hasta; tedavinin seyri, şekli, süresi ve detayları hakkında bilgilendirilebilir. Tedavinin içeriği belirlendikten sonra, diş hekimi kullanılacak apareylerin hazırlanması için hastanın ağız ve diş ölçülerini alır. Bu aşamada çeşitli taramalara ve röntgen bulgularına da ihtiyaç duyulabilir.

Ortodontik apareyler diş teknisyenleri tarafından hazırlanarak diş hekimine teslim edildikten sonra hastaya uygulanır. Ekstra bir işleme ihtiyaç duyulmadığı takdirde, hastanın tedavi boyunca rutin kontrollerini aksatmaması ve diş hekiminin tüm tavsiyelerine uyması yeterlidir. Bu sayede tedavi en kısa sürede başarıyla sonlandırılabilir.

Başta braket tedavileri olmak üzere bazı ortodontik uygulamalarda pekiştirme apareyleri de kullanılabilir. Aktif tedavi süreci sonrasında kullanılan pekiştirme apareyleri, ağızdaki diş ve dokuların tedaviye daha kolay adapte olmasını sağlar.

Ortodontide hangi dişlerin tedavisi yapılır?

  • Üst çenede gelişim fazlalığı
  • Üst çenede gelişim geriliği
  • Alt çenede gelişim fazlalığı
  • Alt çenede gelişim geriliği
  • İleride konumlanmış ön dişler
  • Çapraşıklık
  • Ayrıklık
  • Gömülü diş
  • Diş eksikliği

Ortodonti Tedavisinin Amaçları

Temel amacı diş bozukluklarını tedavi etmek olan ‘ortodonti’ aslında soyut olarak ikiye ayrılıyor.

Özellikle çocukluk yıllarında düzenli kontroller ile olası diş bozukluklarını tespit etmek, bozukluğu önleyecek bir tedavi planı oluşturmak ve uygulamak ortodonti tedavisinin birinci kısmını oluşturuyor. Böylece doğru uygulamalarla ileriki yaşlarda ortaya çıkabilecek sorunlarının önüne geçmiş olunuyor. Ortodonti tedavisi için ilk kontrol 7-8 yaş aralığında başlar. Erken kontrol ile tedavi edilmesi durumunda çocuğun sağlıklı bir çene gelişimine sahip olmasını, daimi dişlerinin düzgün sıralanmasını, dudak ve dil fonksiyonlarının düzenlenmesini ve kötü alışkanlıkların düzeltilmesini sağlar.
Ancak çoğu zaman erken teşhis ve tedavi atlanıyor. Böylece birey erişkinliğe ulaştığında bazı ortodontik sorunlarla karşılaşıyor. İşte tam bu aşamada ortodontik tedavinin ikinci bölümü olan mevcut bozuklukları düzeltme işlemi devreye giriyor.

Eksiksiz bilgilendirme ve ileri teknoloji ürünü tedavi yöntemleri ile yetişkinler de de son derece başarılı ortodontik uygulamalar yapıla biliniyor. İşte bu nedenle yeni bir gülüşe sahip olmak için hiçbir zaman geç değil.

Ortodontik problemlerin sebebi nedir?

Ortodontik problemler genetik ve çevresel pek çok sebepten kaynaklanabilir. Diş ve çene gelişimi sırasında karşılaşılan sıkıntılar, süt dişlerinin erken dönemde kaybedilmesi, iskeletsel büyüme bozuklukları, küçük yaşlarda meydana gelen diş ve çene travmaları ile çocukluk dönemindeki parmak emme alışkanlıkları, ortodonti problemlerini tetikleyebilir.

Dişsel bozukluklar hastaların estetik görünüm açısından problem yaşamasına yol açabilir. Ancak bunun da ötesinde; ağız bakımı rutini sırasında aralık, çapraşık ya da gömülü dişlerin tamamen temizlenmesi zor olabilir.

Ağız hijyeninin yeterli düzeyde sağlanmaması ise diş kayıplarına ve diş eti problemlerine yol açabilir. İskeletsel bozukluklar da temporomandibular eklem bozukluklarına neden olabilen faktörler arasındadır.

Ortodontik tedaviler, diş ve çene kaynaklı yapısal bozuklukları gidermek amacıyla uygulanır.

Telsiz Ortodonti (Invisalign)

Telsiz ortodonti tedavisi, belli şiddetteki diş çapraşıklıkları ve dizilim bozukluklarının geleneksel metal bantlar, braketler veya teller kullanılmadan, kişiye özel tasarlanmış,görünmez şeffaf plaklar sayesinde düzeltilmesidir. Bu sistemde neredeyse görünmez, çıkartılabilir seri plaklar kullanılır. Bu plaklar iki haftada bir sıradaki seri ile değiştirilir. Her plak kişiye özel olarak sadece sizin dişleriniz için üretilir.

Dişler her plak değişimiyle azar azar hareket ederek doktorunuzun sizin için belirlediği final pozisyonlarına düzelerek ulaşır.

Bu sistemin en iyi özelliklerinden biri, geleneksel tedavinin aksine yiyecek artıklarının ve bakteriyel plağın tutunabildiği metal bantlar, braketler veya teller kullanmamasıdır. Tedavide kullanılan apareyler takıp çıkarilabilir oldukları için ağız hijyenini sağlamak diğer sistemlere gore daha kolaydır. Böylece bakteriyel plak birikimi, diş çürüğü ve diş eti hastalığı riski azaltılabilir.

Lingual Ortodonti (Incognito)

Lingual ortodonti dişlere kuvvet uygulayan tellerin bağlandığı braketlerin dişlerin dudak tarafındaki ön yüzeyleri yerine, dil tarafındaki arka yüzeylerine yerleştirildiği tekniktir. Bu tekniğin en önemli avantajı hiç görünmemesidir.

Günümüzde kişiye özel olarak üretilen lingual apareyler mevcuttur. Kişiye özel yapısı sayesinde diğer lingual tedavi yöntemlerinin aksine tedavi sonuçları çok başarılıdır. Yine kişiye özel yapısı sayesinde hastanın alışma süresi çok kısadır.

Diğer yöntemlerdeki gibi tedavi süresine yayılan konuşma bozukluğu veya dilde yara oluşumu gibi problemler bu sistemlerde görülmez. 2 hafta içinde hasta ağzındaki apareye alışır ve hayatına eskisi gibi devam eder.

Diğer lingual tedavi yöntemlerinin aksine uygulama alanları daha geniştir. Hemen hemen bütün maloklüzyonlar bu yöntem ile tedavi edilebilir. Kişiye özel olması tedavi süresini bir miktar kısaltır. Altın alaşımından üretildiği için allerjenik özelliği yoktur. Çünkü altın en bio-uyumlu materyellerden biridir.

Not : *Bu sayfada yer alan bilgiler ve tavsiyeler sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavileri için mutlaka doktorunuza başvurun. Süreç ve tedaviler hakkında daha ayrıntılı bilgi, öncesi ve sonrası görselleri talep edebileceğiniz WP hattımıza ulaşın!

×